Brick Bültene hoş geldiniz!

Brick Bülten’in ikinci sayısından selamlar!

Bu sayıda da geçtiğimiz iki hafta içinde ürün ve tasarım dünyasında olan önemli konuları sıcak sıcak servis etmek istedik. Ayrıca gözümüze çarpan önemli notlar ve bizden haberlere de kısa kısa yer verdik. Keyifli okumalar!

İki ana gündemimiz MCP'ler ve Apple Glass UI. İlk konumuz MCP’lerin açıklamasını eğitmenimiz Caner Aras’dan istedik, o da bizi kırmadı ve gündelik hayatta kullandığı şekliyle beraber anlattı, kalemi ona bırakıyoruz. Yazısını buradan okuyabilirsiniz. ​

​

1 Slayt Alive

“Kullanıcıyı Kazanmak: Yeni Nesil Ürün Oryantasyonu” isimli sunumda, dijital benimsemenin AI çağında nasıl yeniden tanımlandığını gördük. Userguiding ürün lideri Mert Alican Bektaş’ın vurguladığı gibi kullanıcı oryantasyonu artık sabit akışlardan değil, kişiselleştirilmiş, bağlama duyarlı ve proaktif deneyimlerden oluşuyor. AI, sohbet tabanlı rehberlik, tahmine dayalı öneriler ve dinamik arayüzlerle kullanıcıyı sadece yönlendirmiyor, aynı zamanda ihtiyaçlarını önceden hissedip aksiyon alıyor. Artık kullanıcıyı sabit bir onboarding değil; kullanıcıyla birlikte evrilen bir yolculuk karşılıyor.

​

Apple Glass UI

Ömür, bir Apple tasarımını önce beğenmemek ve “ne gerek vardı” diye karşılamak; sonrasında da alışıp “aslında ne kadar güzelmiş” demek arasında geçiyor gibi. Apple tasarım süreçleriyle ilişkimizin Tarkan albümleriyle benzerliği dikkat çekici. Biz de Brick ekibi olarak, sonradan alışıp alışmayacağımızı henüz bilmediğimiz bu yeni tasarım sürecini farklı bakış açılarıyla değerlendirelim dedik..

• Apple’ın eski tasarımcılarından Sebastian De With’in bu tasarım felsefesini Apple’ın IOS tasarım geçmişini de inceleyerek ele aldığı makalesi içerik olarak doyurucu. Arayüzlerdeki fiziksellik dönemini başlatan bu yeni tasarım akımının aslında donanım-yazılım işbirliğinde Apple için önemli bir rekabet avantajı yarattığından da bahsediyor. IOS ekran tarihine bir bakış atmak açısından da güzel içerik.

• ​Wired tasarımcılarla konuşmuş ve farklı tepkileri toplamış. Film değerlendirmesi gibi olan yorumların öne çıkanlarını yazalım: Serhii Popov (MacPaw): "Gerçekten taze görünüyor, her şeyi daha büyük gösterecek ve UI ile etkileşimi daha rahat hale getirecek". Josh Puckett (Iteration): "Düzlükten uzaklaşmak doğru tasarım hamlesi, Apple dijital yüzeylere duyguları geri getiriyor". Ama eleştiriler de var: Allan Yu (Output): "Bazılarını okumak zor", Adam Whitcroft: "Görsel olarak dikkat dağıtıcı, gözü geniş bağlamdan uzaklaştırıyor". Genel kanı: "Okunabilirlik endişelerinin ötesinde, bu görünüm kullanıcılar için gereksiz yere dikkat dağıtıcı olabilir".
• O kadar okunabilirlik dedik, hemen NNGroup’a bağlanalım, onların yorumu biraz daha eski ama kaygılar benzer. Bu tasarım yaklaşımının sinyallerini Vision Pro tasarımlarında görmüştük, kullanılabilirlik açısından NNGroup glassmorphism tasarım tarzını bir yıl önce incelemişti. Kısacası NN/g'ye göre cam efektli arayüzlerin erişilebilirlik açısından kırılgan olmasının temel nedeni, yarattığı okunabilirlik sorunlarıdır. Yani çok açık, koyu ya da renkli arka planlar metinlerin görünürlüğünü azaltıp, kullanıcıların doğru alana odaklanması zorlaştırdığı noktada erişilebilirlik sorunlarını konuşmaya başlıyoruz.
• Chris Callagan, Apple Glass kullanıcı arayüzünün erişilebilirliğini yapay zeka destekli bir ısı haritası aracılığıyla incelemiş. Analiz sonuçlarına göre, opak arayüzlerde kullanıcılar widget'lara daha kolay odaklanabiliyor. Ancak arayüz şeffaflaştıkça, yani "liquid glass" efektleri arttıkça, kullanıcının dikkati, olmaması gereken yerde toplanıyor. Ayrıca kendisi bu gözleme dayanarak, Apple Glass arayüzünde Gestalt prensiplerinin devreye giremediğini savunmuş.

• Bir diğer LinkedIn kullanıcısı Billy Howard C., bu yeni tasarım fenomenini klasik tasarım pratikleriyle eleştirmenin yanlış olacağını vurgulamış. Çünkü onun ifadesiyle, Glass UI yalnızca bir arayüz değil; dönüştürücü bir tasarım yaklaşımı. Erişilebilirlik kaygılarına karşın, Howard’a göre bu yaklaşımın altında yatan şey, Adaptif UI ile birlikte gelen bir paradigma değişimi: Işığa, hıza, mekana ve hatta kullanıcının zihinsel durumuna göre tepki veren, bilişsel farkındalığa sahip yeni nesil bir tasarım anlayışının ilk adımı.

Microsoft'un da videolarda güzel görünen ama daha karşılığı olmayan benzer bir tasarım yapısının olduğundan bahsetmekte fayda var, Google Material 3'ün araştırmalarından önceki bültende bahsetmiştik.

​

​

Tasarım dünyasını, önümüzdeki süreçte göreceğimiz yeni uygulama tasarımlarını etkileyebilecek yeni yaklaşımda şimdilik Apple'ın "bu benim için" yaklaşımı öne çıkıyor, okunabilirlik gibi herkesin bahsettiği problemler de çözümü bekliyor. Biz de gelişmeleri takip etmeye devam ediyoruz.

Kısa Kısa...

• Hazır yenilikçi arayüzlere değinmişken… Generative AI araçlarının bizlere halihazırda sunduğu “one fits for all” motivasyonlu, biraz da arama motoru esintili arayüzleri dikkatimizi çekti. Bu noktada NNgroup, AI araçlarının gerçek potansiyelini yansıtacak arayüzlere dair oldukça detaylı tahminleri “Generative UI” kavramı ile betimlerken, tasarımcıya düşenleri de açıklamış. Biz de blog sayfamızda ilgili içeriğin ışığında AI araçlarının geleceğine doğru ufak bir incelemeye çıktık.

​

• Ülkemizde dijital erişilebilirlik hakkının güvence altına alınması yönünde nihayet somut adımlar atıldı! 21 Haziran tarihli genelgeye göre, 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanun kapsamında, kamuya açık web siteleri ve mobil uygulamaların erişilebilir olması artık WCAG 2.2 standartlarıyla yasal güvenceye alınıyor. Konuya ilişkin kılavuz ise Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın resmi internet sitesinde yakında yayınlanacak.

​

• Google AI Mode ile arama deneyimi tamamen değişiyor. Google I/O 2025'te tanıtılan AI Mode, geleneksel "mavi link" paradigmasının yerini AI destekli bir deneyimle alıyor. Makalede detayları var ama özet şu: Artık karmaşık, çok parçalı sorularınıza, konuşma tarzında cevap alıyorsunuz. AI Mode, sorunuzu alt konulara bölüyor, aynı anda yüzlerce arama yapıyor ve tüm sonuçları tek yanıt halinde sentezliyor. Bu da SEO'cular için büyük değişimi getiriyor: azalan tıklamalar, artan gösterimler…🔍

​

• Josh Canale 5 popüler AI UI aracını aynı prompt ile test etmiş. Prompt şu: "Köpeklerin insanlarını yürüyüş kalitesi, atıştırmalık sıklığı ve göbek kaşıma tutarlılığı üzerinden puanladığı mobil uygulama tasarla." Bu prompt’u UX Pilot, Google Stitch, Magic Patterns, Lovable ve Visily'i ile denemiş. Kazanan ise UX Pilot olmuş ve dediğine göre en eksiksizini o hissettirmiş, iyi layout ve hiyerarşi sağlamış. Ama sonuç olarak "bunların hiçbiri final ürün değil; AI araçları güzel başlangıç noktaları verse de gerçek ihtiyaçları karşılamak için hala tasarımcı gerekiyor" tespiti mantıklı ve iç rahatlatıcı. 🐕

• Kariyer tavsiyesi: "Negatiflik yankı odalarından kaçının!" Brooker'ın tek bir kariyer tavsiyesi var: şikayetçi ve kötümser toplulukların bulunduğu yerlerden uzak durmak. Yazıda şöyle diyor: "Bu yerler çekici görünür - şikayet ettiğin sürece kabul görürsün, pozitif olursan dışlanırsın". Misal, içeriğin %20'si negatifse o topluluktan çıkıyor. Ayrıca hayranlık duyduğu hiçbir sektör insanının #everything-sucks Slack kanallarında vakit geçirmediğini de gözlemlemiş. Alternatif öneri: "yes, and" topluluklarını bul, takdir ettiğin işleri yapan insanlarla vakit geçir. 💭

​

• Yapay zeka kullanım senaryoları: Sena Arslan ve Yasin Taşdemir'in AI'nın bilinç, yaratıcılık ve insan farkları üzerine konuştukları videoda, HBR'ın 2025 kullanım senaryoları araştırmasına atıf yapılıyor. Araştırmada kullanım alanları şöyle sıralanıyor: Teknik Destek (%23), İçerik Üretimi (%22), Kişisel & Profesyonel Destek (%17), Gelişmiş Öğrenme (%15), Yaratıcılık (%13). Videodaki felsefi tartışmalar ile bu pratik veriler bir araya gelince AI'nın gerçek yerini anlamak kolaylaşıyor - hem teknik asistan hem de öğrenme ortağı olarak kullanılıyor.

• AI automation engineer yeni kariyer trendi: Zapier co-founder'ı Wade Foster bomba bir ilan verdi: "AI automation engineer iseniz sizi işe alırız - Zapier'daki HERHANGİ BİR açık pozisyona". Ryan Carson da tweet'inde ekliyor: "Heyecan verici olan şu - herkes bu beceriyi kendi kendine öğrenebilir, deneyim şartı yok çünkü çok yeni". Önerisi basit: Cursor AI'ı kur, şirketlerdeki otomasyon ihtiyaçlarını tespit et, örnek çözüm yap, göster. "Yarım strategist, yarım builder, tamamen otomasyon fluent" tanımı güzel. Yeni meslekler doğuyor gözümüzün önünde 🤖

​

• Brick Institute olarak Mixpanel’in MXP London etkinliğindeydik! Etkinlik data, ürün, teknoloji ve ana sahne adını verdikleri dört farklı tema üzerinde gerçekleşti.Mixpanel'in AI dünyasını yakından takip ettiğini ve gelecek birkaç özelliğinin ürün yöneticilerinin gerçekten ilgisini çekeceğini şimdiden söyleyelim. Aynı zamanda Mixpanel CCRO'su Amy Hsuan'ın paylaştığı istatistik çok etkileyiciydi: Analitik kullanıcılarının %73'ü araçlarından otomatik içgörü bekliyor (sadece veri değil!), ama sadece %30'u ürün verilerini iş hedefleriyle tutarlı şekilde bağlayabiliyor. Bu farkın kapatılması konusunda sektörde ciddi bir ihtiyaç var."

​

🧠Böyle şeyler de var

Burada da farklı mecralarda görüp yanına tik attığımız, “başkaları da görse ya” dediğimiz içerikler sıralanıyor:

• The rise of the creative generalist: why being 'good at lots of things' is becoming a superpower? Forget the pressure to niche down. In 2025, versatility is the real flex. (Creative Boom)
• Building an innovative tech startup from scratch using lean methodology. This practical guide to building a tech startup focuses on the necessary milestones for success, including defining a problem, validating your ideas, building an MVP, and scaling your product. (Toptal)
• How to deal with information overload in product management? Information overload: it’s a malady peculiar to our times. 80% of us experience information overload, while 36% of managers reported poor health due to the amount of information they process. All this data is stressing us out. (Mind the Product)

Yaklaşan Brick Institute Eğitimleri

Bülteni bitirirken de biraz kendimizden bahsedelim. Bunu hak ettik herhalde 😊 Sayısız eğitim paketlerimizden üçünü, ilginizi çekeceğini düşünerek özet geçiyoruz:

Öncelikle ücretsiz PM Okulu Mini… Bu eğitim, ürün yönetimi alanına küçük ve maliyetsiz adımlar atmak isteyenler için tasarlandı. Eğitim 4 hafta sürecek ve her hafta cumartesi günü canlı olarak gerçekleşecek. Kariyer değişikliği yapmak isteyenler için bir fırsat olsa da, aramızda ürün ekipleriyle daha iyi ilişkiler kurmak isteyenler de bir göz atsın deriz!

İkinci eğitimimiz ise Merve Alev Erdoğmuş anlatımında gerçekleşecek olan Agile İş Analizi. Merve’nin CV’sine baktığımızda 10 yılı aşkın süredir Agile iş analizi, dijital dönüşüm ve inovasyon konularında, yurt içinde ve yurt dışında liderlik yaptığını görüyoruz. Kendisi tüm bilgi ve deneyimini Agile İş Analizi Eğitimi ile katılımcılara aktarırken, vaka çalışmaları üzerinden beceri kazanımını destekleyecek.

Üçüncü eğitimimiz ise Burç Taluğ ortaklığında tasarladığımız UX Liderliği: Kullanıcı Odaklı Tasarımın Yönetimi eğitimi…160’tan fazla projede imzası olan Burç, bir tasarımcının yönetici seviyesine geçişini en yumuşak ama en göz dolduran şekilde gerçekleştirmesi için önemli yetkinliklere odaklanıyor. Ayrıca hem koçluk ve ekip yönetimi hem de tasarım stratejisi gibi konularda düzenlediği atölye çalışmasıyla katılımcıları liderlik rolüne hazırlıyor.

👋 Tasarım ve ürün dünyasında gelişme bitmez. Ancak bu haftalık bizden bu kadar diyelim! İki hafta sonra yeni sayıyla gelene kadar okuyun, paylaşın ve kendinize iyi bakın!

​